Hizbullah’a yönelik saldırının perde arkası! Askeri uzman 3. ülkeye işaret etti

Katil İsrail’in Lübnan’daki Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarına sızıp patlatması sonucu çok sayıda kişi öldü, binlerce kişi yaralandı.

Dünyanın gündemine bomba gibi düşen saldırı bütün haber ajansları tarafından son dakika olarak duyuruldu.

KORKUNÇ BİLANÇO

Lübnan Sağlık Bakanı Firas el-Ebyad, ülke genelinde Hizbullah unsurlarının kullandığı çağrı cihazlarının patlatılması nedeniyle biri çocuk 8 kişinin hayatını kaybettiğini, 200 kadarı ağır olmak üzere yaklaşık 2800 kişinin yaralandığını bildirdi.

ELLERİ KOPAN, UZUVLARI VE GÖVDELERİ PARÇALANAN ÇOK SAYIDA YARALI VAR

Ülkeden gelen korkunç görüntüler geliyor. Yüzlerce yaralı hastanelere gelirken vücut bütünlüğü bozulan Hizbullah mensupları kameralara yansıdı.

Öte yandan Lübnan’da hemen hemen aynı anda gerçekleşen patlamalarla ilgili olarak işgalci İsrail’den henüz resmi bir açıklama yapılmadı.



HİZBULLAH YETKİLİSİ: ÖNCE ISINDI SONRA PATLADI

Lübnan’da kullanılan çağrı cihazlarının nasıl patlatıldığı teknik anlamda henüz bilinmiyor.

İsminin açıklanmasını istemeyen bir Hizbullah yetkilisi, AP’ye yaptığı açıklamada, grubun kullandığı yeni marka el tipi çağrı cihazlarının önce ısındığını, ardından patladığını söyledi.

“ÇOK SOFİSTİKE BİR SALDIRI”

Lübnan’da neredeyse aynı anda meydana gelen çağrı cihazı patlamalarına ilişkin savaş muhabiri ve siyasi analist Elijah Magnier’den çarpıcı yorumlar geldi.

Sosyal medya hesabından değerlendirmelerde bulunan Magnier, çağrı cihazlarıyla gerçekleştirilen kanlı olayın oldukça karmaşık bir saldırı olduğunu belirtti.



Üçüncü bir ülkenin dahlinin olmadan gerçekleşmeyeceğini savunan analist sosyal medya hesabından şu ifadeleri kullandı:

– Bu oldukça karmaşık bir saldırıdır ve normalde bu ölçekte birden fazla kuruluşun işbirliğini gerektirir.

– Eğer İsrail istihbaratı Hizbullah’a sağlanan çağrı cihazlarını ele geçirmeyi başardıysa, bu İran’ın bu cihazlara erişmeyi başardığı anlamına gelmez, çünkü İran Hizbullah’a sağladığı ekipmanların çoğunu sağlıyor.

– Bu ölçekte bir operasyon, az miktarda bile olsa yüksek patlayıcıların varlığını ve her bir çağrı cihazının başında oturup elle 1 ila 3 gram [0,4 ila 0,11oz] yüksek patlayıcı madde yerleştirmek için çok uzun bir süreyi ve çağrı cihazının, ekranın ve tüm elektronik aksamın işlevselliğini bunların hiçbiri etkilenmeden korumayı gerektirir.

– Bunun için birden fazla istihbarat teşkilatının çalışması ve tedarik kanalının kesilmesi gerekiyor.

– Bu aynı zamanda bir patlayıcının varlığına da işaret olabilir çünkü piller Beyrut’ta, Bekaa Vadisi’nde, Lübnan’ın güneyinde ve Suriye’de ve çağrı cihazının olduğu her yerde aynı anda kendi kendine patlamaz.

Bu, çağrı cihazının arızasıyla ilgili bir şey değil, çağrı cihazının içinde uygulanan ve bir frekansla, büyük ihtimalle radyo frekansıyla patlatılan bir şey.

– Bu durumda, İsrail istihbaratının Hizbullah’a ulaşmadan önce bu patlayıcıyı üçüncü bir ülkenin desteğiyle yerleştirdiğini anlıyoruz.

– Bu, sadece zaman harcamadıkları, aynı zamanda nihai varış noktasına ulaşmadan önce bu tedarik üzerinde uzun süre bekledikleri anlamına geliyor ve büyük ihtimalle İranlılar şimdi hiç kimsenin edindiklerine müdahale etmediğinden emin olmak için tüm ürün ve ekipmanlarını inceleyecekler.



ÇAĞRI CİHAZLARININ EŞ ZAMANLI OLARAK PATLATMAK “HİZBULLAH İÇİN BÜYÜK BİR GÜVENLİK İHLALİ”

Ümran Stratejik Araştırmalar Merkezi’nden güvenlik analisti Navvar Şaban, olayı yalnızca Lübnan’daki Hizbullah mensuplarını değil, aynı zamanda Suriye’deki İran Devrim Muhafızları Ordusu (DMO) mensuplarını da etkileyen büyük çaplı bir siber saldırı olarak nitelendirdi.

Katar merkezli Al Jazeera’ye konuşan Suriyeli analist, “İnsanlar çağrı cihazlarının eski olduğunu düşünüyor ancak Hizbullah’ın yakın zamanda teslim aldığı ve Devrim Muhafızları ile birlikte Suriye ve Lübnan’da kullanmaya başladığı gelişmiş bir modeli var.” dedi.

Şaban sözlerine, Bu nedenle bunların varlığı Hizbullah için büyük bir güvenlik ihlalinin göstergesidir” devam etti.

“PSİKOLOJİK ETKİSİ ÇOK BÜYÜK”

Saldırının büyüklüğüne yönelik  yorum yapan Saban, “Farklı coğrafi bölgelerde aynı anda gerçekleşen binlerce suikast girişimi var. Psikolojik etkisi çok büyük ve bu Hizbullah’ı etkileyecek.” ifadelerini kullandı.

Saban, bu saldırının asıl amacının psikolojik bir iz bırakmak olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

“Bölgeyi korkutacak, bölgeyi korkutacak ve Hizbullah üzerinde daha fazla baskı oluşturacak.”

“DAHA BÜYÜK BİR KAMPANYANIN BAŞLANGICI”

Beyrut Amerikan Üniversitesi’nden kıdemli araştırmacı Ramy Khoury, çağrı cihazı patlamalarını Hizbullah’ın son yıllarda karşılaştığı “en tehlikeli olay” olarak tanımladı.

Khoury, “Bu, Hizbullah ve ‘direniş ekseni’ndeki tüm müttefikleri için oldukça sıra dışı ve gerçekten rahatsız edici bir durum çünkü bu, İsraillilerin yetenek ve istihbarata sahip olduğu anlamına geliyor ve bu nitelikteki saldırılar, insanların tahmin ettiğinin çok ötesinde” dedi.

Khoury ayrıca olayın “daha büyük bir kampanyanın başlangıcı” olabileceğini varsayımında bulunarak, İsrail’in aylardır Hizbullah tehdidini ortadan kaldırmaktan bahsettiğini kaydetti.

“Onlar için bu çok büyük bir mesele, Hamas’tan çok daha ciddi” diye devam etti:

“Ayrıca Amerikalılar, İngilizler ve Batı’nın desteğine olan güvenleri de daha yüksek, istedikleri her şeyi yapabileceklerini ve Batı’nın ne kadar kötü olursa olsun kendilerini destekleyeceğini hissediyorlar.”

KAYNAK: HABER7

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir