Geçmiş dönemlerde çalışma hayatındaki temel sorun ve düzenlemelerin tartışıldığı platformların başında gelen Çalışma Meclisi uzun aradan sonra dün Ankara’da toplandı. Toplantının açılışını yapan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, planlanan oturumlar arasında “Çalışma hayatında insana yakışır iş”, “Yeşil ve dijital dönüşümün iş gücü piyasalarına etkileri ve adil çözüm” başlıklarının da bulunduğunu belirtti. Kadın ve genç istihdamı için özel politikalar geliştirdiklerini vurgulayan Işıkhan, şunları söyledi:
SENDİKA HAYATİ ÖNEMDE
“Çalışma hayatı gerçek bir dönüşümün içindeyiz. Bu dönüşümün, çalışanları nasıl etkilediğini, iş gücü piyasasında hangi alanlarda yeni fırsatlar ve hangi alanlarda tehditler oluşturduğunu anlamak, geleceğe dair stratejiler belirlemede kritik öneme sahip. İnsan onurunu koruyarak, adil çalışma koşullarını sağlayarak ve çalışan haklarını güvence altına alarak bu dönüşümü yönlendirmeliyiz. Sendikal örgütlenme, bu noktada vazgeçilmez bir yere sahip. Değişen iş yapısı ve çalışma koşulları karşısında, sendikal hareketlerin de güçlenmesi gerektiğini düşünmekteyim.”
YÜZDE 30 İÇİN MÜMKÜN
TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol da yeni nesil çalışma modellerini anlattı. Güvenceli esneklik modelleri ile fırsat yakalanabileceğini söyleyen Akkol, “Salgın ile birlikte Avrupa’da her 10 çalışandan 4’ü evden çalışmaya geçmiş. TİSK olarak hem çalışanlar hem de işverenlerle yürüttüğümüz bir araştırmadan bazı veriler paylaşma isterim. Türkiye’de çalışan nüfusun yüzde 30’ü için uzaktan çalışma mümkün. Çalışanların yüzde 73’ü evden çalışma ile iş-özel hayat dengesini daha iyi kurduğunu düşünüyor. Kadınları daha fazla çalışma hayatına dahil etmemiz için yeni nesil çalışma modellerine ihtiyacımız var. Gençler de bunu istiyorlar. Eski usul organizasyonlarda değil, yeni usul işletmelerde çalışmak istiyorlar. Bazılarını (Esnek çalışma yöntemleri) kanuni düzenlemelerle, bazılarını da iyi uygulamaları teşvik ederek yapabiliriz” ifadelerini kullandı.
ESNEKLİKTE ‘İŞ GÜVENCESİ’ İSTİYORLAR
Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın da esneklik tartışmalarına değindi. İşçilerin de memurların da emekçi olduğunu kaydeden Yalçın, “Dünyada çalışma normları yeniden tartışılıyor, işin, emeğin geleceği tartışılıyor. Esnek çalışmanın tartışıldığı bir zeminde önceliğimiz iş güvencesi. İşin geleceğini, emeğin geleceğini konuşacaksak sendikalar, kamu olarak hep birlikte bu konuyu tartışmamız gerekir. Örgütlenme boyutuna baktığımızda kamuda 950 bin kişi örgütlülüğün dışında duruyor, örgütlülük alanının genişlemesine ihtiyaç var” şeklinde konuştu.
İŞÇİLERİN GÜNDEMİ VERGİ VE ASGARİ ÜCRET
Toplantıya katılan işçi sendikalarının en önemli gündem maddesi ise çalışanlardan alınan vergi ve asgari ücret oldu. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay asgari ücret konuşulmaya başlandığında zam yapmak için fırsat kollayanların olduğunu söyledi. İstisna olması gereken asgari ücretli oranının yüzde 40’a çıkmasının kabul edilemez olduğunu söyleyen Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan ise, “Yeniden bir vergi reformuna ihtiyaç var” dedi. Gelir adaletsizliğinde Türkiye’nin sondan dördüncü ülke olduğunu vurgulayan Arslan, “Bu bize yakışmıyor. Emeğin milli gelirden aldığı payın OECD ortalaması yüzde 55-60. Türkiye ortalaması ise sadece 24” ifadelerini kullandı. DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise “Türkiye tüm vergi yükünün işçinin-emekçinin üzerinde olduğu, sermayenin de canı istediği zaman vergi ödediği bir ülke olamaz” diye konuştu.
ESNEK ÇALIŞMA NEDİR?
Esnek çalışma, geleneksel çalışma modellerinin dışında, iş saatleri, çalışma yerleri veya çalışma yöntemlerinin farklılaştığı çalışma modelleri anlamına geliyor. Uzaktan evden çalışma, süreli çalışma, kısmi süreli çalışma, çağrı üzerine çalışma, online platform üzerinden çalışma, iş paylaşımı başlıca esnek çalışma modelleri arasında yer alıyor.